Didim’de engellilerin sesine kulak verin!

Yaklaşık 4 bine yakın engelli bireyin bulunduğu Didim'de engellilerin rahatça yaşayabileceği elverişli koşullara ve alanlara sahip olunamaması, ilçede hayatı içinden çıkılamaz bir hale sokuyor.

Engelli bireylerin engellerini kaldırabilecek olan engelsiz kişilerin, daha çok zorluk çıkardığı ya da göstermelik çözümler üretmesi, nüfusunun yüzde 4’ünün engelli bireylerden oluştuğu Didim’de hayatı daha da zorlaştırmaya devam ediyor. Engeli olmayan her bireyin her an engelli olabileceğinin unutulmaması adına Didim’i değerlendiren Didim ve Yöresi Engelliler Derneği (DİYED) Başkanı Fikriye Özaydın, Didim’de birçok eksikliğin olduğunu vurguladı. İlçe genelinde kamu kuruşları da dahil olmak üzere engelli rampalarının oldukça dik olmasından dolayı engelli vatandaşların büyük mağduriyet yaşadığını belirten Özaydın, engellilerin Didim’de şehir içi minibüslere dahi binemediğini belirtti. 

“KALDIRIMLAR YA DÜZELECEK YA DA KALDIRILACAK”

İlçe genelinde engellilerin yaşadıkları sorunları anlatan Özaydın, “Genel anlamda engellilere ait yerlere yapılan araç parkları bunlarla ilgili hem bizim hem engelli arkadaşlarımızın sıkıntıları oluyor. Kendimize inecek binecek alan bulamıyoruz. Kaldırımların inip binme düzenleri çok bozuk. Kaldırım üzerinde gitmek çok zor. Ortopedik engelliler ve araçla gezen arkadaşlarımız için rampalar ya çok dikler ya çok meyilliler ya da çukurlardan oluşan dengesizlikler var. Rampaların engelli bireyler ile birlikte düzenlenmesi gerekiyor. Ya bütün kaldırımlar onarılacak ya da kaldırım diye bir şeyi kaldıracaklar. Didim’de maalesef trafik yazın çok olduğu için trafik akışında da sorunlar var” diye konuştu.

“ENGELLİ BİRİ DİDİM’DE ŞEHİR İÇİ MİNİBÜSLERİNE BİNEMİYOR”

Fizikseli olan engelli bireylerin yolculuk sırasında karşılaştıkları zorluklarından bahseden Özaydın, “Ortapedik, yarı, zihinsel engelli gibi vatandaşlarımızın ulaşımda yaşadıkları en büyük problem şehir içi minibüslerinde, şehirlerarası otobüslerde taşınabilir araba rampanın olmamasıdır. Bununla ilgili de şoförden rampa istediğimizde, bize azarlar bir şekilde konuşup, ‘Gidin belediyenin aracına binin’ diyorlar ama yasada bunlar kamuya ait mallar oldukları için yapılması mecburi olan kurallardan biridir. Ayriyeten Didim içinde bizlere baston, koltuk değneği gibi araçlar yürümemize yardım ediyor ama dinlenmek için oturacak bank bulamıyoruz, ilçede bank sayısının arttırılmasını istiyoruz. Ayrıca tuvalet sıkıntımız var. İlçede engelli bireyler için cinsiyet olarak ayrı tuvalet olmasından ziyade engelli bireylere uygun tuvalet bulmak çok zor. Esnaftan rica etsek her yer bizi almıyor, alsalar da tuvaletleri engelli bireylere uygun olmuyor. Bu yönden de dernek olarak çok büyük şikayetler alıyoruz. Şarj istasyonlarında çalışır vaziyette koydukları aletlere bakmadıkları için şu anda çoğunun çalışmadığını arkadaşlarımız söylüyor. Şarj istasyonlarının bakımlarının yapılmasını istiyoruz” dedi.

“GÖSTERMELİK DİK RAMPALAR İSTEMİYORUZ!”

Özaydın, ilçe genelinde özellikle de kamu kuruluşlarında yapılan dik rampaların göstermelik olduğunu söyleyerek, “Kamu kuruluşlarında buralarda da rampa sıkıntıları, koftan yapılmış rampalar, araçlarla arkadaşlarımızın gidip gelmesi ya da yürümesi zor olan; göstermelik olarak dik rampaları istemiyoruz. Kullanım vaziyeti bozuk ve birçoğu da kat üzerinde olup asansörü yok. Asansör olmadığı zaman da bizlerin işleri zorlanıyor. Mesela bunda en büyük sıkıntıları resmi dairelerde başta yaşıyoruz. Bir seçim zamanı bile karga tulumba bizi okullarda oy atmamız için kat kat çıkartıyorlar. Her okulda güvenli bir asansörün olması zorunlu, kanunda yeri var. Ama bunları uygulatamıyoruz. Mesela belediyede rampa var ama tutunmak için olan korkulukları sallanıyor, rampası dik ama asansörü var. İllaki birinden destek alınması gerekiyor. Aşağı inerken dik olduğu için frene bassanız da araç kayıyor. Mesela engellilerin bankalarda oturabileceği sandalyeler yok, sosyeteye özenmişler ancak bizlerde varız ve bizlerde banka müşterisiyiz. Ve belli bir yerde kaymakamlık tarafından bizlere verilen yardımların doğru yerlere gitmediğini, bu yardımların denetlenmediğinden şüpheleniyoruz” ifadelerini kullandı.

"İHTİYAÇLARIMIZI BAĞIŞLARLA KARŞILAYABİLİYORUZ"

Didim’de engelli bireylere tanınan ayrıcalıklardan da bahseden Özaydın, “Belediye elinden gelen desteği vermeye çalışıyor, bünyelerinde engelliler ile ilgili bir birimleri olmadığı için bizlerle iletişime geçiyorlar, bizde gerekli taleplerimizi iletiyoruz. Bunun doğrultusunda arabamız varsa çıkarıyoruz, medikal malzememiz varsa veriyoruz, sıkıştığımız yerde bizim eksiklerimiz karşılanıyor.  Bununla beraber Kaymakam beyinde bize oldukça yardımı oluyor, Kaymakamımız çok duyarlı bu konuda. O da sürekli sık sık soruyor bizi. Ama bizim değindiğimiz şeyler toplumsal sorunlar. Bugün bir iş yeri açan insanın da bizleri düşünmesi gerekiyor, bizler oralarda zorluk yaşıyoruz. Ama eksik var mıdır? Evet eksiklerimiz vardır. Sahillerde eksiklerimiz fazla, engellilere uygun yürüyüş alanları, onlara uygun deniz araçları, girip çıkmasıyla ilgili şikayetler alıyoruz. Bu sorunların çözümleri de maddiyatla olduğu için zorlanıyoruz. Aynı zamanda araç, manuel sandalye, tekerlekli akülü sandalye, koltuk değneği, hasta yatağı gibi ve buna benzer ihtiyaçlar bizlerden talep ediliyor ancak fiyatları çok yüksek olduğu için bağışlarla karşılayabiliyoruz. Çok zorlanırsak yine kaymakamımızın ve belediye başkanımızın kapısını çalıyoruz” dedi.

DEVLET HASTANESİ'NDEKİ SIKINTILAR DİKKAT ÇEKTİ

Didim’de yaşayan vatandaşlardan engellilere yönelik duyarlı olmalarını isteyen Özaydın, “Halkımızın gündelik hayatta yaşadığımız bazı sorunlarla ilgili olarak engelli bireyler konusunda daha duyarlı olmasını talep ediyoruz. Çünkü çok yerde saygısızlık görüyoruz. Hastanemizde çok sıkıntımız var. 65 yaş ve üstü ile engelli bireylerin aynı anda alınması bizlere zorluk yaşatıyor. Hastanelerde yaşanan bu yoğunluktan dolayı, psikolojik rahatsızlığı olan arkadaşlarımızda ani patlamalar, sinir krizleri, kalp krizleri görülüyor. Bunların artık ele alınması gerekiyor. Didim Devlet Hastanesi’nin rampası, merdivenleri, oradaki iç işleyiş ve düzende de bazı sorunlar mevcut. Onların da bir an evvel düzenlenmesini istiyoruz. Ben şahsen şikayette bulundum, ancak bize şu ana kadar bir dönüş olmadı” diye konuştu.

“GENÇLER ÇOK DUYARSIZ”

Özaydın, yeni neslin kendilerine zorluk yaşattığını kaydederek, “Şimdi duyarlı insanlarımız her yerde gerçekten çok güzel. Onlar yüzünüze baktığı zaman, yardım edeyim mi ablacığım ya da kardeşim, deyip hemen bir el uzatıyor. Bu çok güzel bir davranış bu ülkemizin genetik yapısından gelen bir şey ama şu andaki devirde yeni nesil buna karşı çok büyük duyarsızlık var. Bize duyarlılık gösteren yine bizim kendi yaş gruplarımızdaki kişilerdir. Ne yazık ki gençler çok duyarsızlar. Sana bakıyor böyle acıyarak, küçük görerek bakanlar da var. Toplumun yüzde ellisi duyarlı, geri kalanı duyarsız. Özgüvenli engelli bireyler söylüyor, ancak özgüveni henüz oluşmayan engelli arkadaşlarımız söyleyemiyor, çoğu kendini ifade edemiyor. Çünkü birçok engelli çok az dışarı çıkıyor. O anda işte vatandaşlarımızın duyarlı olması, o kişinin o kaldırıma çıkamadığını gördüğünde ya da orada yürürken sıkıntı çektiğini hissettiği an ona sorarak yardım etmesi lazım. Bu durumlara halkın duyarlı olması lazım” dedi.

“YAŞLI VE ENGELLİ BAKIM MERKEZİ GEREKİYOR”

Belediyeler tarafından hem engelli, hem de yaşlı bireyler için bir merkezin olması konusunda talepler aldıklarını söyleyen Özaydın, “Engelli bireye sahip aileler bizden içinde hasta bakıcısı olan, onlara hizmet edecek, çocukları yarım ya da bir gün bırakarak kendilerinin bir rahat nefes alacağı bir yer istiyorlar. Belediye yapabilir mesela bunu. Belediye istedikten sonra bizimle birlikte bir proje üretir, bu proje kapsamında elemanları belediye alır. Huzur evinde nasıl hemşeriler belediyeye ait çalışıyor, öyle bir sistem olabilir. Ama orada günlük bir sistem uygulanarak, kişi engelli bireyi yarım ya da tam gün olarak bırakarak, gün içerisindeki işlerini halledecek ve akşamda alacak şekilde düzenlenebilir. İçerisinde sanatsal etkinliklerin yapıldığı, Halk Eğitim Merkezi’nden gelen öğretmenlerle süren etkinliklerin olduğu bir alan olabilir. Ancak iş gerekli bütçeye dayandığı için bu konuda ya kaymakamlıktan ya da belediyeden destek almamız gerekiyor. Aydın Büyükşehir tarafından uygulanan bir uygulama vardı, öncelerde engelli ya da yaşlı bireylerin evlerini, kişisel temizliklerini yapıyordu. Bu uygulamanın geri gelmesi konusunda da çok fazla talep var. Şu andaki yerel belediyeden de bunu istiyorlar. Mesela bu önemli bir projeydi, devamı gelmesi gerekir. Belediyenin birimi olsa talepler bize değil oraya gidecek” ifadelerini kullandı.   

Benzer Videolar