Denizli’nin Çal İlçesi’nde bulunan ve yörede ‘Kısık Kanyonu’ olarak da bilinen gizli cennet Çal Kanyonu, ziyaretçilerini ağırlamaya hazırlanıyor. Doğaseverler ile fotoğraf tutkunların yoğun ilgi gösterdiği Çal Kısık Kanyonu’nun turizme açılması için yapımına başlanan asma köprülü yürüyüş yolunda 950 metre geçildi. Yaklaşık 3 bin metre uzunluğundaki yürüyüş yolunun bittiğinde kanyonun turizmde çekim merkezlerinden biri olması hedefleniyor.
Denizli il merkezine 60, Çal ilçesine 7 kilometre mesafede, Kumral Mesireliği yakınında, yaklaşık 90 metre derinliğindeki vadide bulunan, içinden Büyük Menderes Nehri geçen Çal Kanyonu, 2003 yılında dönemin valisi merhum Recep Yazıcıoğlu’nun ilk kez rafting yapmasıyla gündeme geldi. Turizmin geliştirilmesi için hazırlanan proje kapsamında 2013 yılında Çal Kanyonu’na İl Özel İdaresi tarafından 140 metre uzunluğunda asma köprülü yürüyüş yolu yapıldı. Ziyaretçiler, bu yürüyüş yolunu kullanarak, kanyonda ilerleyerek eşsiz manzaranın tadını çıkarabiliyor. Kanyondan geçen suyun derinliği 2 metreyi bulurken, içinde Bizans ve Roma dönemlerine ait anıt mezarlar da yer alıyor. Kanyon, suyunun serinliği, eşsiz manzarası, zengin yaban hayatı ve doğal güzelliğiyle ziyaretçileri adeta büyülüyor. Kanyonu ziyaret eden Aydınlı gezginler Aziz Özden, Ediz Verdioğlu, Ebru Öztürk ve Sabriye Yıldırım, kanyona hayran kaldı. Aydınlı gezginler, kanyonda yapılan çalışmaları da yerinde gördü. Ziyaretçilerden Ebru Öztürk, Çal’a yolu düşen bütün herkesin mutlaka Çal Kısık Kanyonu’nu görmesini istedi. Ziyaretçilerden Aziz Özden de “Dik vadilerin arasında bulunan gizli cennet Kısık Kanyonu efsane, muhteşem bir yer. Herkes mutlaka burayı görmeli” diye konuştu. Ediz Verdioğlu ise güzergahta tanıtım levhası bulunmadığından kanyonu bulmakta zorlandıklarını ifade ederek, bölgenin tanıtımına ağırlık verilmesini istedi. Sabriye Yıldırım da “Buraya gelelim, sahip çıkalım, tanıtalım. Her anlamda ilgilenelim. Çünkü çok güzel” dedi.
Çal Kanyonu’nda yapımı devam eden asma köprülü yürüyüş yolu 950 metreyi geçerken, Çal Belediyesi’nin kanyondaki yürüyüş yolunu bu yıl içinde yapılacak çalışmalarla 3 kilometreye çıkartacağı bildirildi. Kanyondaki yürüyüş yolunun bitmesiyle Çal Kanyonu, Türkiye’nin en uzun asma köprülü yürüyüş yollarından biri olacak. Muğla Seydikemer’deki Saklıkent’e rakip olması beklenen kanyondaki yürüyüş yoluna proje kapsamında dinlenme alanları, kafeterya, fotoğraf çekme alanları ve cam terasların olduğu alanlar da yapılacak.
“ASMA KÖPRÜLÜ YOL İLE TURİZME KAZANDIRILACAK”
Bağlara, doğal ve tarihi güzelliklere sahip Çal’ı turizme açmak için kanyon projesini hazırlayıp hayata geçirdiklerini belirten Çal Belediye Başkanı MHP’li Fethi Akcan, kanyondaki güzelliklerin yeni yapılacak olan 3 kilometre uzunluğundaki yürüyüş yoluyla daha da ortaya çıkacağını söyledi. Türkiye’de nadir görülen doğa güzelliklerine ev sahipliği yapan Çal Kanyonu’nun turizm merkezi olması için proje yürüttüklerini ifade eden Başkan Akcan, “Çal’da Türkiye’nin en güzel kanyonlarından biri olan Çal Kanyonu var. Burada belediye olarak proje yürütüyoruz ve hızlı bir şekilde tamamlamaya çalışıyoruz. 2013 yılında özel idare tarafından 140 metrelik bir yürüyüş yolu yapılmış ve kalmış. Biz buradaki çalışmalara tekrar başladık. Tamamen belediye imkanlarıyla 850 metrelik daha yol yaptık. Bu sene Temmuz ayında yolunu asfaltlayacağımız Çal Kanyonu, nasip olursa bu sene faaliyete geçecek. Şuanda asma köprülü yürüyüş yolu 950 metreyi buldu. Çalışmalar tamamlandığında Çal Kanyonu’na Türkiye’nin en uzun asma köprülü yürüyüş yolu yapılmış olacak” dedi.
“SAKLIKENT’E RAKİP OLMASI BEKLENİYOR”
Kanyonun güzelliğinin yürüyüş yolu tamamlandıktan sonra daha da ortaya çıkacağını kaydeden Çal Belediye Başkanı Fethi Akcan, “Muğla Seydikemer’deki Saklıkent’ten daha iyi olacağını düşünüyoruz. Kanyonun içinde büyük mağaralar, tarihi değirmen yatakları ve kaya mezarları bulunuyor. Bu yıl içinde çalışmaları tamamladıktan sonra yerli ve yabancı turistleri bekliyoruz” diye konuştu.
ÇAL’DAKİ TURİZM ZENGİNLİKLERİ
Denizli’nin 19 ilçesinden biri olan Çal’ın geçmişinin çok eski tarihlere dayanan köklü bir ilçe olduğunu anlatan Başkan Akcan, “Özellikle Ağlayan Kaya Şelalesi, şarap tanrısının doğup yaşadığı Bahadınlar’daki Apollon Lermenos Tapınagı, Kuyucak’taki taş evler, Osmanlı kervanlarının Büyük Menderes’i aşmasını sağlayan tarihi Hançalar Köprüsü, metruk Kayıpazarı minaresi, Batı Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden biri olan Ekşi Höyük’e ev sahipliği yapan ilçemizde ayrıca doğaseverlerin ve fotoğraf tutkunlarının büyük ilgi gösterdiği Çal Kanyonu, ilçemizin turizm zenginliklerinden sadece bir kaçı” ifadesini kullandı.
“İLÇEMİZİN TANITILMASI İÇİN ÇALIŞMALAR YAPIYORUZ”
Çal Belediye Başkanı Fethi Akcan, Türkiye’de şarap üzüm üretiminin yüzde 64’ünü karşıladıklarını, şarabın yüzde 50’sini ürettiklerini açıkladı. Akcan, şunları söyledi: “Şarap bağı olarak Türkiye’nin en büyük ilçesiyiz. İlçemizde ayrıca kekik, lavanta, mısır, ay çekirdeği, anason, turşuluk biber, bamya ve her türlü meyvenin yetişiyor. Çal, 850 metrenin üzerinde bir rakıma ve bereketli toprakları sahip. Belediye olarak ilçemizin tanıtılması için çalışmalar yapıyoruz. Şuanda kanyon başta olmak üzere turizmle ilgili Google’da işaretlemeler, ilçemizi ziyaret edecek olan vatandaşlarımızın nerelerde ne gibi ihtiyaçlarını giderebilir, nereleri ziyaret edebilirliğinin programlarını yapıyoruz. İnşallah önümüzdeki ay sonu itibariyle Çal turizmi diye arandığında ilçemizde gezilecek olan yerleri çok rahat bir şekilde bulup görebilecekler.”
“BATI ANADOLU’NUN EN ESKİ YERLEŞİM YERLERİNE ULAŞILDI”
Çal’ı tarım ve tarihin yanında şarap turizmiyle de ön plana çıkarmak istediklerini belirten Çal Belediye Başkanı Fethi Akcan, sözlerini şöyle tamamladı: “Şuanda bazı firmalarımız şarap mahzenleri, tadım yerleri ve mekanlarla ilgili çalışmalar yapıyor. Yakında otel yapım çalışmaları da başlayacak. Bu çalışmalar tamamlandığında hedefimiz 2023-2024 yıllarında tarım kenti olan Çal’a turizmi de kazandırmış olmak. Doğal güzellikleriyle beraber Çal’da tarım turizmini hayata geçirmek için çalışıyoruz. Tarım, doğa turizmi ve tarih turizmini birleştirip Türk turizmine katkı yapmak istiyoruz. Ekşi Höyük’te yapılan kazı çalışmalarında şuanda batı Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerine ulaşmış bulunmaktayız. Şuanda 9 bin yıl geriye gidildi. Kazı çalışmaları devam ediyor. Bunlarla ilgili tanıtımları önümüzdeki günlerde yapacağız.”
News
